YAZARLAR

Enürezis: Çocuklarda Alt Islatma ve Çözümler

Sıkça rastlanılan bir sorun olan „enürezis“ hem çocukların hem de ebeveynlerin korkulu kabusu haline gelebiliyor. Türkçe karşılığı „idrar kaçırma“ olan bu rahatsızlıkta genetik faktörler büyük rol oynar. Eğer ebeveynlerden biri çocukluk çağında bu sorunu yaşamış ise, çocukta da bu durumun görülme olasılığı artar.

Çocuklar 2-3 yaşlarına geldiklerinde mesane kaslarının kontrolünü kazanır ve alt ıslatma sorunu bu yaşlar arasında ortadan kalkar. Eğer çocuk 5 yaşından sonra idrarını kontrol edebileceği biyolojik olgunluğa gelmesine rağmen „idrar kaçırma“ problemi yaşıyorsa enürezis tanısını alır.

Doğuştan itibaren idrar kontrolü sağlanamaması „primer enürezis“ olarak adlandırılır. „Sekonder enürezis“ işe en az 6 aylık kuru geçirilen bir dönemden sonra idrar kaçırmaların başlaması sonucunda ortaya konulan bir tanıdır. Rahatsızlıklar ergenlik dönemine kadar devam ettiğinde birçok psikolojik rahatsızlığa zemin oluşturur. Özellikle sosyo-ekonomik ve eğitim düzeyi düşük ailelerde daha sık rastlanan enürezis, genellikle tanı alan kız çocuklarına göre erkek çocuklarında 10-11 yaşına kadar gözlenmesi olasıdır.

Enürezis nedenleri multifaktorieldir yani birçok nedene bağlı olabilir:

  • İdrar yolu enfeksiyonu
  • Şeker hastalığı
  • Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu
  • Ürogenital sisteme ait bozukluklar
  • Derin uyku
  • Genetik faktörler
  • Psikolojik sorunlar

Gerekli laboratuvar incelemeleri ve muayene yapıldıktan sonra altına kaçırma problemiyle alakalı fiziksel veya organik bir sebeple bulunamıyorsa bu durum psikolojik sorun olarak görülür ve tedaviye başlanır.

Enürezis’in Psikoljik Sebepleri:

  • Çocuğa karşı gösterilen ilgisizlik
  • Tuvalet eğitimine geç başlanma ve tuvalet eğitiminin doğru zamanda uyumlu bir davranış içerisinde verilememesi
  • Aileye yeni kardeşin katılması
  • Aşırı kaygılı veya koruyucu ebeveyn tutumu
  • Okuldaki sorunlar
  • Aile içi problemler, ölümler, şiddet
  • Cinsel taciz
  • Korkular

Tedavide en önemli nokta „motivasyondur“. Ebeveynler sorunun kendiliğinden zamanla kaybolacağını düşünüp problem daha içinden çıkılmaz hale geldiğinde yardım almayı düşünmek yerine çocukta „alt ıslatma“ görüldüğünde hemen bir profesyonel yardım almalıdırlar. Özellikle çocuk anlayışla karşılanmalı ve probleminin mutlaka çözüleceğine dair desteklenmelidir. Utandırmak ve ceza vermek kaçınılması gereken yargılayıcı tutumlardır. Aksi takdirde çocuklar ilerleyen zamanlarda depresyon ve anksiyete gibi rahatsızlıklardan da muzdarip hale gelirler. Ruhsal gelişimi korumak adına psikolojik destek de mutlaka alınmalıdır.

Çocuklarda alt ıslatmayı önleyici tedavi yöntemleri çeşitlilik gösterir:

  • İlaç tedavisi: Uygun tedavi yöntemi uzman doktorlar tarafından belirlenmeli ve sürece gerektiğinde eşlik etmelidir.
  • Psikoterapi: Alt ıslatmaya sebep olan psikolojik faktörlerin belirlenmesini ve çocuğun kendini sağlıklı ifade edebilmesini sağlamak için gerekli olan bir tedavi yöntemidir.
  • Alarm cihazları: Alarm çocuk idrar yaptığı anda çalarak farkındalık sağlar. Burada önemli olan ailenin bu sürece uyum sağlaması ve yeterli özveride bulunmasıdır.
  • Davranışsal destek uygulamaları: Sıvı tüketiminin kontrollü olarak belirlenen zamanlarda sağlanması ve pozitif gelişmelerin ödüllerle desteklenmesi amaçlanır.

Çocuklar bu süreçte desteklenmeli, onlara bağırılmamalı, utandırılmamalı ve cezalandırılmamalıdır. Eğer sizin de çocuklarınız bu problemleri yaşıyorsa mutlaka uzman bir doktordan destek almaktan çekinmeyin.

 

BU MAKALEYi SESLi OLARAK DiNLEYEBİLİRSİNİZ

ähnliche Artikel

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert